Sözlük

Sanatçılar

Sanatçılar

Refik Epikman


Sanayi Nefise Mektebi’nde Çallı atölyesindeki resim eğitiminden sonra, Cumhuriyet hükümetinin Avrupa’ya gönderdiği ilk öğrenciler arasında yeraldı. 1924’ten 1928’e kadar Paris’te Julian Akademisi’nde Paul Albert Laurens atölyesinde çalıştı. 1928’de döndüğü İstanbul’da Güzel Sanatlar Akademisi’nde yardımcı öğretmenlik 1933’te Ankara Atatürk Lisesi’nde ve 1939’da Ankara Gazi Eğitimi Enstitüsü’nde resim öğretmenliği yaptı. 1961 yılında emekli oldu. Refik Epikman’a ölümünden bir gün önce düzenlenen Devlet Resim Heykel Sergisi’nde Şeref ödülü verilmişti (17 mayıs 1974).

Epikman, Türk resim sanatına mekân, hacim ve kompozisyon uygulamalarıyla çoğulcu bir sanat anlayışı getiren sanatçılardandır. İlk resimlerinde (Bar) nesneler ve figürler, hacim değerleri, konumları ve devinimleriyle, sağlam desen kuruluşlarıyla üç boyutlu bir mekanda betimlenmiştir. Epikman’ın sonraki resimlerinde bu anlayış sürmüş, ışık ve renk değerlerinin dağılımıyla vurgulanan nesneler devingenliği ve yaşamsallığıyla aktarılmıştır. Manzaralarında da zenginleşen geniş mekan izlenimleri, ıssız doğa güzellikleri, aynı renk ve leke anlayışıyla, doğanın gizemli, görsel değerlerinin algılanmasını sağla maktadır. Ağaçlar adlı resim, mekan ve kütle etkisinin, ışık ve renk değerlerinin coşkulu anlatımına ve soyut geometrik formlara ulaşan geniş renk yüzeylerinden oluşur.


Epikman Ankara dönemi resimlerinde de bu anlayışını korudu. Eski TBMM binasında sergilenmekte olan Mustafa Kemal Paşa Millet Meclisi Binası’nın Balkonundan Halka Hitap Ederken ve Atatürk Mecliste Konuşuyor, Sivas Kongresi Toplantı Salonu adli kompozisyonlarında inşacı tasarım, konunun kuruluşu, figürlerin nesnel değerleri, renk ve ışık dağılımı sanatçının anlatımında başarılı örneklerdir.

Manzaralarında da aynı duyarlılık işlenir: Kale Yolu (Hatay, 1939), Saman Pazarı, İhtiyar Köylü, Bağbozumu (Malatya) gibi resimlerinde kent ve kırsal yaşam görünümleri, doğa ve insan, güçlü bir anlatımla verilir.

Refik Epikman 1960 yılından sonraki eserlerinde soyut renk ve biçim uygulamalarına eğilir. Bu resimlerinde, tuval yüzeyine dağılan geometrik renk yüzeylerinin görsel ve duygusal çağrışımları serbest fırça vuruşlarıyla dinamizm kazanır (Statik Düzen, Vizyon III, Soyutlama, İzlenim, NÜ).
Kişisel sergi açmayı düşünmeksizin karma sergilere katılarak çalışmalarını sürdüren Epikman’ın birçok eseri kayıptır.

Bunlar, CHP yurt gezileri programına katılarak gittiği Hatay’dan Defne Şelalesi, Asi Nehri Kenarında, Kale Dağı Değirmen, Kale Yolu, Nehir, Kadı Kıyafeti, Hatay Kıyafeti, Köprü, Antalya Dağları, Bityas Köyü, Harman, Kızılcahamam (2 tablo)ı, Köy Evi, Haymana-Sokak, Evi Mamak, Genç Kız Portresi (2 tablo), Haymana Meydanı adlarını taşıyan resimlerin de bulunduğu toplam 24 eserdir. T.L.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder